1. Haberler
  2. Blog
  3. Kolajen Takviyeleri: Gerçekten Cildi Gençleştiriyor mu?

Kolajen Takviyeleri: Gerçekten Cildi Gençleştiriyor mu?

Kolajen Takviyeleri: Gerçekten Cildi Gençleştiriyor mu?
Kolajen Takviyeleri: Gerçekten Cildi Gençleştiriyor mu?
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Aynaya baktığınızda yüzünüzde ince çizgiler mi görüyorsunuz? Belki yanaklarınızın eski dolgunluğunu kaybettiğini ya da cildinizin eskisi kadar ışıldamadığını fark ettiniz. Son yıllarda “kolajen takviyeleri” adı altında satılan tozlar, kapsüller, içecekler tam da bu kaygılara çözüm sunduğunu iddia ederek popülerlik kazandı. Peki gerçekten öyle mi? Kolajen alarak cildimizi gençleştirebilir miyiz, yoksa bu da bir pazarlama stratejisi mi?

Gel, birlikte bu konuyu hem bilimsel veriler hem de günlük hayatımıza dokunan bir sohbet havasında inceleyelim.

Kolajen Nedir?

Kolajen, vücudumuzda en bol bulunan proteindir. Adını Yunancadaki “kolla” (tutkal) kelimesinden alır. Aslında bu ismin hakkını da verir çünkü adeta vücudumuzun yapıştırıcısıdır. Deride, kemiklerde, tendonlarda, eklemlerde ve hatta dişlerimizde bulunur.

Cildimizin sıkı, esnek ve pürüzsüz görünmesinin ardındaki en önemli yapı taşlarından biri kolajendir. Ne var ki yaşla birlikte kolajen üretimimiz azalır. 25’li yaşlardan itibaren her yıl yaklaşık %1-2 oranında kolajen kaybı başlar. 40’lı yaşlarda bu kayıp gözle görünür hale gelir: İnce çizgiler, kırışıklıklar, ciltte elastikiyet kaybı…

Kısacası, kolajen gençlik ile yaşlanma arasındaki köprü gibidir. Bu yüzden takviye endüstrisi “kaybolanı yerine koyalım” mantığıyla karşımıza çıkıyor.

Kolajen Takviyeleri Hangi Formlarda?

Bugün eczanelerde, online platformlarda ve market raflarında kolajeni farklı formlarda görebilirsiniz:

  • Toz formu (hidrolize kolajen/kolajen peptitleri): Suya, kahveye, smoothielere karıştırılıyor.
  • Kapsül veya tablet formu: Daha pratik kullanım isteyenlere.
  • Hazır içecekler ve shotlar: Sporculara ve yoğun tempolu kişilere yönelik.
  • Kozmetik ürünler (kremler, serumlar): Haricen uygulama için.

Buradaki kritik nokta şu: Kolajeni yemek ya da sürmek arasında ciddi farklar var. Cilt üzerine sürülen kolajen molekül olarak çok büyük olduğundan doğrudan emilmez. Yani kremlerden ziyade ağızdan alınan formlar bilimsel açıdan daha mantıklı bir yaklaşım.

Takviyeler Gerçekten Emilip İşe Yarıyor mu?

Birçok kişinin aklına şu soru geliyor: “Kolajen ağızdan alınca doğrudan cilde mi gidiyor?”

Aslında olay biraz daha karmaşık.

Kolajen tozunu ya da kapsülünü içtiğinizde, vücudunuz onu aminoasitlere parçalar. Bu aminoasitler kana karışır ve ihtiyaç duyulan bölgelerde kullanılır. Ancak “ben sadece yüze gideyim” diye bir hedefleme söz konusu değildir.

İşte burada hidrolize kolajen yani kolajen peptitleri devreye giriyor. Bu form, daha küçük parçalara ayrıldığından bağırsaktan daha kolay emilir. Araştırmalar bu peptitlerin ciltte fibroblast adı verilen hücreleri uyararak yeniden kolajen üretimini teşvik edebileceğini gösteriyor.

Bilimsel Araştırmalar Ne Diyor?

📌 2019’da yapılan bir meta-analiz (20’den fazla klinik çalışmayı inceledi) hidrolize kolajen takviyelerinin cilt elastikiyetini, nemini ve kırışıklık görünümünü olumlu yönde etkileyebileceğini buldu.

📌 2021’de Dermatology Practical & Conceptual dergisinde yayımlanan bir çalışma, 12 hafta boyunca günde 2.5 gram kolajen peptidi alan kadınlarda ciltte nem artışı ve kırışıklıklarda azalma olduğunu raporladı.

📌 Bir diğer araştırma ise kolajenin sadece cilt için değil, eklem sağlığı açısından da faydalı olduğunu, özellikle sporcularda ve osteoartritli bireylerde eklem ağrılarını azaltabileceğini ortaya koydu.

Özetle: Bilimsel kanıtlar umut verici. Ama unutmayalım, her bireyde etki farklı olabilir ve bu takviyeler sihirli değnek değildir.

Kolajen Kaybını Artıran Faktörler

Sadece yaş almak değil, bazı yaşam tarzı faktörleri de kolajen kaybını hızlandırır. Eğer takviye kullanıyor ama bu alışkanlıklara devam ediyorsanız, sonuçlar istediğiniz gibi olmayabilir:

  • Güneşin zararlı UV ışınları: En büyük kolajen düşmanı.
  • Sigara: Hem kolajeni hem elastini parçalar.
  • Aşırı şeker tüketimi: Glikasyon süreci ile kolajen liflerini sertleştirir.
  • Stres: Kortizol artışı ile cilt yapısını olumsuz etkiler.
  • Yetersiz uyku ve düzensiz beslenme: Hücresel onarımı engeller.

Kısacası, kolajen takviyesi kullanıyorsanız ama güneş koruyucu sürmüyor, sigarayı bırakmıyor ve yüksek şekerli beslenmeye devam ediyorsanız, sonuçlar sınırlı kalır.

Hangi Kolajen Daha Faydalı?

Piyasada en çok görülen kolajen tipleri:

  • Tip I: Deri, saç, tırnak ve kemiklerde en bol bulunan form. Cilt sağlığı için en kritik.
  • Tip II: Kıkırdak yapısında yoğun. Daha çok eklem sağlığı için.
  • Tip III: Deri, damar ve organ destek dokularında.

Cilt için özellikle Tip I ve Tip III kolajen içeren takviyeler tercih ediliyor.

Ayrıca kaynağına göre farklılık gösterir:

  • Deniz kaynaklı kolajen (marine collagen): Emiliminin daha iyi olduğuna dair çalışmalar var.
  • Sığır kaynaklı kolajen: Daha yaygın ve ekonomik.
  • Tavuk kaynaklı kolajen: Özellikle Tip II açısından zengin.

Kolajen Üretimini Destekleyen Besinler

Takviye almak zorunlu değil. Vücudumuzun kolajen üretimini artıran besinler de var. Eğer sofranıza doğru gıdaları koyarsanız, doğal yoldan da destek sağlayabilirsiniz:

  • C vitamini: Kolajen sentezi için olmazsa olmaz. (Portakal, kivi, biber, brokoli)
  • Çinko ve bakır: Kolajen üretiminde görevli mineraller. (Kabuklu deniz ürünleri, kuruyemişler, baklagiller)
  • Protein: Kolajenin yapıtaşı. (Yumurta, tavuk, balık, süt ürünleri)
  • Antioksidanlar: Cildi serbest radikallerden korur. (Yeşil çay, böğürtlen, nar, ıspanak)
  • Kemik suyu: Doğal kolajen kaynağı. Ancak içerik standardize olmadığı için takviyeler kadar güvenilir ölçüde değildir.

Takviyeler Zararlı mı?

Genel olarak güvenli kabul ediliyor. Ama bazı noktalara dikkat etmek gerek:

  • Balık veya sığır kaynaklı kolajenlerde alerji riski olabilir.
  • Aşırı miktarda alındığında mide rahatsızlığı, şişkinlik yapabilir.
  • Kronik hastalığı olanların veya hamilelerin mutlaka doktora danışması gerekir.

Kolajen Takviyeleri ve Gerçekçi Beklentiler

Kolajen takviyesi kullanan birçok kişi, birkaç hafta içinde mucizevi bir gençleşme bekliyor. Oysa etkiler genellikle 3-6 ay düzenli kullanım sonrası gözlemlenebiliyor.

Ayrıca unutmayalım: Kolajen sadece cildin değil, bütün vücudun proteini. Yani aldığınız kolajenin bir kısmı eklemlerde, kemiklerde ya da başka dokularda da kullanılabilir.

Diyetisyen Yorumu: Kullanmalı mıyız?

Bilimsel araştırmalara baktığımızda, kolajen takviyeleri cilt sağlığına katkı sağlayabilir. Özellikle 30 yaş sonrasında, düzenli ve kaliteli ürünlerle desteklenirse fayda görülebilir. Ancak bu tek başına bir gençlik iksiri değildir.

Eğer sağlıklı bir yaşam tarzınız yoksa, yeterli protein ve vitamin almıyorsanız, sigara içiyor ve güneşe dikkat etmiyorsanız sadece kolajen takviyesiyle mucize beklemek hayal kırıklığı yaratır.

Benim önerim şu: Önce yaşam tarzınızı düzenleyin, dengeli beslenin, cildinizi güneşten koruyun. Ardından güvenilir markalardan seçilmiş kolajen takviyelerini, kişisel ihtiyaçlarınıza göre ve bir uzmana danışarak kullanın.

Sonuç

Kolajen takviyeleri, son yılların en popüler “gençlik trendi” olsa da bilimsel temeli olmayan bir balon değil. Araştırmalar, cilt elastikiyetinde, neminde ve kırışıklık görünümünde gerçekten fayda sağlayabileceğini gösteriyor. Ancak bu etki kişiden kişiye değişir, süreklilik ve yaşam tarzı desteği ister.

Kısacası, kolajen takviyesi mucize değil; ama doğru beslenme, sağlıklı yaşam ve düzenli kullanımın yanında cildinize küçük bir “hediye” olabilir.

Dyt. Melina Ezgi Tosun

Kaynakça

  1. Choi, F. D., Sung, C. T., & Juhasz, M. L. (2019). Oral collagen supplementation: A systematic review of dermatological applications. Journal of Drugs in Dermatology, 18(1), 9–16.
  2. De Miranda, R. B., Weimer, P., Rossi, R. C., & de Souza, A. H. (2021). Effects of hydrolyzed collagen supplementation on skin aging: A systematic review and meta-analysis. International Journal of Dermatology, 60(12), 1449–1461.
  3. Proksch, E., Schunck, M., Zague, V., Segger, D., Degwert, J., & Oesser, S. (2014). Oral intake of specific bioactive collagen peptides reduces skin wrinkles and increases dermal matrix synthesis. Skin Pharmacology and Physiology, 27(3), 113–119.
  4. Bolke, L., Schlippe, G., Gerß, J., & Voss, W. (2019). A collagen supplement improves skin hydration, elasticity, roughness, and density: Results of a randomized, placebo-controlled, blind study. Nutrients, 11(10), 2494.
  5. Zdzieblik, D., Oesser, S., & Baumstark, M. W. (2017). Collagen peptide supplementation in athletes: Effects on joint pain and recovery from sports activity. Current Medical Research and Opinion, 33(11), 1901–1911.

📝 Not: Bu yazı yalnızca genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. Sağlık sorunları, beslenme düzeni veya takviye kullanımı gibi konularda en doğru bilgiyi hekimlerden ve alanında uzman kişilerden almanız gerekmektedir.

Kaynak: Bihaber.TR köşe yazarı Melina Ezgi Tosun

Kolajen Takviyeleri: Gerçekten Cildi Gençleştiriyor mu?
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir